Ofis yaşamı sağlığımızı tehdit mi ediyor?

Zamanlarının büyük bölümünü ofiste oturarak geçiren çalışanlarda şişmanlık görülme sıklığı her geçen gün tırmanıyor.

Gelişen teknolojiyle birlikte çalışanların masa başında geçirdiği zaman da her geçen gün biraz daha artıyor. Şeker hastalığı, aşırı şişmanlık, yüksek tansiyon ve kan yağlarında yükselmenin oluşturduğu risk topluluğu, “Metabolik sendrom” olarak tanımlanıyor ve özellikle ofis çalışanlarını tehdit ediyor.

Memorial Ataşehir Hastanesi Dahiliye Bölümü’nden Prof. Dr. Birsel Kavaklı, zamanlarını ofiste oturarak geçiren çalışanlarda şişmanlığın da giderek arttığını belirtiyor. Tek tip beslenme, abur cubur alışkanlığı, ayaküstü atıştırma ve hareketsizlik pek çok rahatsızlığa zemin hazırlıyor.

FAZLA KİLOYA VE TANSİYONA DİKKAT
Genetik eğilimi olan kişiler metabolik sendrom gelişimine daha fazla yatkındır. Eğer kişinin ailesinde kilo fazlalığı, tansiyon yüksekliği, kan yağlarında dengesizlik gibi sorunlar var ve buna çevresel faktörler de eklenmişse metabolik sendromun gelişmesi kaçınılmazdır. Bel çevresinin erkeklerde 94 cm, kadınlarda 88 cm’den fazla bulunmasına ek olarak, aşağıda belirtilen 4 faktörden ikisinin varlığı tanı koymak için yeterli kabul edilir:
• Tansiyon yüksekliği,
• Kolesterol yüksekliği,
• Trigliserid yüksekliği,
• Kan şekerinde sınırda da olsa yükseklik.

BU ÖNERİLERE KULAK VERİN, RAHAT EDİN
• Kahvaltıda hamur işleri ve bol kalorili yiyecekleri tercih etmemek; mümkünse peynir, zeytin, domates, salatalık gibi kahvaltılıkları tüketmek.
• Öğle yemeklerini dışarıdan sipariş etmek yerine, restorana ya da yemekhaneye gitmek.
• Öğle öğününde bol yağlı, karbonhidratlı gıdaları değil, düşük kalorili ve besleyici yemekleri tercih etmek.
• Tatlı olarak şerbetli, ağır tatlılar yerine sütlü ya da meyveli olanları tüketmek.
• Çay, kahve ya da meşrubat değil, günde 1,5- 2 litre su içmek.
• Ara öğünleri atlamamak.
• Ofis içinde mümkün olduğunca hareketli olmak.
• Ofis egzersizleri uygulamak.

Kaynak: http://www.ntvmsnbc.com/id/25104894

Yorumlar